Ticaret Hukuku

Ticari faaliyetlerin sağlıklı ve istikrarlı bir biçimde yürümesi, insanlığın refahı ve kalkınması için büyük önem taşımaktadır. Ticari istikrarın sürmesi için de “önleyici hukuk” hizmetleriyle hukuki risklerin en aza indirilmesi; sorunlarla karşılaşıldığı anlarda ise bunların en az zararla, hatta mümkünse karşılıklı kazanımlarla sonuçlandırılması gerekmektedir. Ülkemizde ticari hayatın yoğunlukla geleneksel yöntemlerle ve “güvene dayalı” şekilde ilerlediği, “güvence” boyutunun ise sıklıkla atlandığı görülmektedir. Bu durum da güvensiz bir ticari atmosfer yaratmaktadır.

Otto Avukatlık ve Arabuluculuk olarak, ticari istikrara katkı sunmak bakımından, şu iki bakış açımızı ve uygulama tarzımızı vurgulamak isteriz;

1

Önleyici Hukuk Hizmetleri

Bir ticari şirketin karşılaşabileceği hukuki sorunları öngörerek bu riskleri kaynağında çözmek, birinci hedefimizdir. Bu kapsamda;

  • Sorunların davaya dönüşmeden çözülmesi,
  • Geleneksel ticari anlayışın rutini olduğu üzere birçok alacağa “çizik atılmasının” önlenmesi,
  • Yapılacak ticari işlemlerin muhakkak güçlü sözleşmelere bağlanması,
  • Şirketin imzalayacağı her evrak ve sözleşmenin muhakkak bir hukukçunun denetiminden geçmesi,
  • Şirketin çalışanlarıyla olan ilişkilerinin mevzuata uygun olarak düzenlenmesiyle hem işverenin hem de personelin memnuniyet düzeyinin artırılması,
  • Tarafların iş hukuku uyuşmazlıklarından kurtularak işine odaklanmasının sağlanması gibi önleyici hukuk hizmetleri sunmaktayız.

2

Uyuşmazlık Yönetimi Hizmetleri

Tüm önlemlere rağmen karşılaşılan hukuki uyuşmazlıklarda, en etkin çözümlerin uygulanması için çalışmaktayız. Bu kapsamda;
Öncelikle “kazan-kazan” mantığıyla uzlaşı kültürünün işletilmesi; uyuşmazlıkların arabuluculuk, tahkim gibi alternatif çözüm yollarıyla çözümünün desteklenmesi temel ilkelerimizdir. Böylece ticari ilişkilerin tarafları yıllar süren davalarla hem birbirlerine zarar vermemiş olacak, hem de yargının yükü hafiflemiş olacaktır.

Uzlaşı seçeneklerinin tükendiği noktada ise, özellikle ticaret hukuku alanında, doğru hukuki stratejilerin belirlenmesi büyük önem taşımaktadır. Biraz daha açacak olursak; ticaret hukuku uyuşmazlıkları sıklıkla çok yönlü, birden fazla çözüm yolu olan uyuşmazlıklardır. Her olaya uygulanabilen basmakalıp çözümler, ticaret hukuku alanında genellikle kullanışlı olmayacaktır.

Değerli Profesör Ernst E. Hirsch’in veciz tasviriyle hukukçu, bir dağcının tırmanacağı güzergâhı önce iyice analiz edip “doğru noktadan” tırmanmaya başlaması gibi, uyuşmazlığı analiz edip stratejisini “en başından” doğru oluşturmalıdır. Bu zorunluluk, birçok menfaat ve risklerin iç içe geçtiği ticaret hukuku dalında kendisini belki de en net şekilde göstermektedir. Avukatlık ve Arabuluculuk ekibi olarak da çabamız, ticari uyuşmazlıkları en uygun stratejiyle, en etkin şekilde çözümlemek ve çözmektir.

Böylece, ticari güven ve istikrar için kaçınılmaz olan güvenilir hukuki zemine katkı sunmayı amaçlamaktayız.

Biz uzun uzadıya anlatmaya çalışsak da, sözün en güzeli ve en kısası zaten söylenmiştir:

“Adalet mülkün temelidir”